Yaşlı Kocamı Komşu Oğlu İle Aldattım
Benim adım Gonca. 27 yasındayım, evliyim, çocuğum yok.
Benden 15 yaş büyük kocamla üniversite için dersaneye giderken tanıştık. Despot
baba evinin baskısından sonra, onun beni el üstünde tutan, sevecen
davranışlarına kandım. Bana ve ev halkına aldığı güzel hediyeler, iltifatlar,
zenginliği, hem beni hem ailemi ikna etti. Üniversite planları çöpe atıldı,
kısa sürede evleniverdik. Maalesef hayatımın en büyük hatası buydu.
Ve ilk gerdek
gecesinden itibaren benim anlayışlı, olgun erkeğim kayboldu, daha doğrusu
maskesini çıkardı. Yerine cahil, kaba, hödük, aşırı kıskanç koca tipi geldi
oturdu.
Nişanlılık
döneminde “prensesim, yavrum" diye etrafımda dolanan adam, daha ilk gece
benim korkularıma, kendimi kasmama, çırpınmalarıma hiç aldırmadan, üstümdeki
gelinliği parçalayarak soydu beni… Çıplak, körpe, el değmemiş bedenime sapık
bir tecavüzcü gibi parlayan gözlerle bakarken kendisi de soyundu. Ortaya çıkan
tıknaz, aşırı kıllı vücuduyla, romantik bir gerdek gecesi bekleyen saf kızın
üstüne adeta saldırıp debelenmeye başladı.
Muradına
erip kan ter içersinde, öküz gibi soluya soluya yan tarafa devrildiğinde, ben
bacak aramdan yatağa süzülen bekaret
kanımla, yanaklarımdan yastığa süzülen göz yaşımla, kasıklarımdaki acı ve
korkunç pişmanlığımla tavanı seyrediyordum. Başımı yan tarafa çevirdiğimde
yerde paramparça edilmiş gelinliğime ilişti gözüm… İçimdeki pişmanlık
kasıklarımdaki sancıyı bastırdı,
- “Allahım,
ben ne yaptım?”
Ve bugüne
kadar, nerdeyse on senedir bu cümleyle yaşadım. “Ben ne yaptım?” Geriye dönmek
yok, babam kapıyı bile açmaz. İleriye gitmek yok, lise diplomasıyla hiçbir
becerim olmadan ne yapabilirim, kendime nasıl bir yaşam kurabilirim?
Bunca sene
bir bitki gibi bu adamla evlilik yaşadım. Akşamları içki sigara kokularıyla,
genelde alkollü eve geliş… Üç beş, kendi ilgi alanından, benim umursamadığım
konuşmalar… Yatağa giriş… Kıllı göbekli, iğrenç gövdesiyle üstüme çıkışı…
Öpüşmesiz okşamasız, kısa süren bir ilişki… Kendisi boşalır, yana devrilip
horlamaya başlar. Suçum genç ve güzel olmak… Aşırı derecede kıskançlık… Dışarı çıkmak
yok, arkadaş aile görüşmesi yok, perdeler kapalı, alt kattaki kiracılarla
sınırlı ilişki, tam bir esir hayatı…
Çocuğumun
olmamasını da başıma kaktı her fırsatta… Bense hiç üzülmedim buna… Dünyaya
kocam gibi bir yaratık daha getirmektense yalnız yaşamak daha iyidir diye
düşündüm.
Bunları
neden anlattım? Tolga ile, alt kattaki kiracıların 20 yaşındaki genç oğluyla
yaşadığım ilişkiye mazeret aramak için mi? Evet… Fakat gerçek bunlar, mazeret
değil… Kocamla aramızda bu kadar yaş farkı olmasaydı, beni anlasaydı, gerçek
anlamda sevseydi, beni yatakta doyursaydı, bunları, bu ilişkiyi yaşar mıydım?
Sanmıyorum.
Peki pişman
mıyım? Kesinlikle hayır… Pişman değilim. Tolga, bu genç, yakışıklı, güçlü adam,
bana hayatı, yaşamayı, seksi, doyumu, tatmin olmayı, orgazmı, sevgiyi,
sevilmeyi, Goncameyi öğretti çünkü… Hiç de pişman değilim. Aksine çok mutluyum.
Her şey
bundan iki yıl önce başladı. Kocam iş için üç günlüğüne evden ayrılmıştı. Bin
bir tembihle beni koca evde yalnız başıma bırakmıştı. Can sıkıntısından ölmek
üzereydim. Her zaman gidip sohbet ettiğim alt kattaki kiracılarımız da köye
gitmişlerdi.
Akşamın geç
saatinde kapı çalındı. Çekinerek gözetleme deliğinden baktım, alt katta oturan
ailenin genç oğlu Tolga kapının önünde duruyordu. Yakışıklı Goncaeç yüzünü
gördüğümde içim cız etti. Çok seviyordum onu… Hoş sohbeti, Goncaer yüzü, candan
tavırları etkiliyordu beni… Merakla kapıyı açtım,
- “İyi
akşamlar Gonca abla, rahatsız ettim ama bizimkiler yoklar, bu saate kadar
gelmediler. Haberin var mı acaba?” dedi
çekingen bir tavırla… Ailesi apar topar, acilen köye gitmişti sabahtan, iki üç
gün gelmeyeceklerdi. Anlattım.
- “Sana not
bırakmışlardı, görmedin herhalde…”
- “Görmedim Gonca
abla. Rahatsız ettim, iyi akşamlar…” Gitmesini istemiyordum, korkunç canım
sıkılıyordu. Atıldım,
- “Gel
Tolga, ben de çay demlemiştim. Bir bardak çay iç, öyle git…”
- “Yok Gonca
abla, rahatsız etmeyeyim, ben gideyim. Bilgisayarda işim vardı. Teşekkür
ederim…” dedi, gitti.
Kös kös
ardından baka kaldım. Sonra kapıyı kapatıp içeriye salona, yalnızlığıma döndüm.
Amaçsızca odalarda gezindim. Ruhum sıkılıyor, duvarlar üstüme üstüme
geliyorlardı sanki… Soyundum, kendimi yatağa attım. Her zaman yaptığım şeyi
yapmaya, fantaziler kurarak kendimi okşamaya başladım. Gözlerim kapalı, bir
elim külodumun içinde, diğer elim göğsümde, meme ucumu ovalarken hayaller
kurdum.
Bu akşam
hayal kurmak da kolaydı… Fantazilerimin her zamanki kahramanı Tolga az önce
kapımdaydı. Onun gitmediğini, içeriye girdiğini, öpüştüğümüzü, seviştiğimizi
hayal ettim. Tolga bana sarılırken, ben de kollarımı sımsıkı kendime sardım. O,
meme uçlarımı emerken ben iki meme ucumu da dilimle ıslattığım parmaklarımın
arasında sıkıştırıp ovaladım. O, hayalimde genç irisi gövdesiyle bacaklarımın
arasına girip beni becerirken, iki elim de külodumun içine daldı, am
dudaklarımı sıkıştırıp orta parmağımı içeriye saldım. Kendimi okşaya okşaya,
amımı parmaklayarak kıvrandım soğuk yatağımın içinde… İnleye inleye boşaldım.
Üzerimde bir
tek zevk sularımla ıslak külotla, çıplak vaziyette, soluk soluğa sırt üstü
yatıp tavana bakarken “hayat mı bu?” diye düşündüm. Ömrüm böyle mi geçecek
benim? Kendimi okşaya okşaya… Yalnız… Kimsesiz… Yaşlı, anlayışsız, kıskanç,
despot kocayla… Yine dört duvar üstüme kapanmaya başladı. Kendimi mezarın
dibinde hissedip bunalıyordum. Nefes alamıyordum.
Aklıma
Tolga geldi sonra… O da alt katta benim gibi yalnızdı. Çay… Öyle ya… Çay
demlediğimi söylemiştim ona… İçeri gelmemişti… Ben gidip kapısını çalsam… Çayı
ona götürsem… Seks falan aklımda değil, zaten az önce hayalimde onunla sevişip
boşalmışım. İnsan gibi iki sohbet etsem… Yalnızlığımı gidersem…
Sonunda duramadım, dayanamadım… Kalktım, üzerime
temiz bir külot, sütyen, dolaptan bir elbise geçiriverdim. Makyaj aynasında
kendime biraz çeki düzen verdim aceleyle… Gardrobun boy aynasında kendime bir
baktım, güzel… Kocamın dışarıda giymeme izin vermediği, ev içinde kullandığım
eteği diz üstünde, yakası biraz dekolte elbiseyi seçmişim, nedense… Mutfağa
gittim telaşlı adımlarla, çay demliğini, bardakları bir tepsiye koyup doğru
aşağıya indim, kapıyı çaldım. Tolga açtı. Çekine çekine,
- “Çay
demledim ama evde hiç şeker kalmamış Tolga. Sizde vardır, beraber içelim diye
geldim rahatsız etmezsem…” dedim. Üzerinde eşofmanlar vardı, beni içeriye davet
etti,
- “Gel abla,
rahatsızlık ne demek? Ben üzerimi değişeyim sen çayı koyana kadar…” dedi.
- “Gerek yok
canım, akşam saati önemli değil giyimin, rahatsız olma…” dedim. İçeriye girdim.
Salonda sehpanın üzerine tepsiyi koyarak çayları hazırladım. Tolga da şekeri
getirdi. Televizyonu açıp çayımızı içmeye, sohbet etmeye başladık. Söz dolandı,
yalnızlığımıza geldi,
- “Ahmet abi
yok galiba evde…” dedi. Adını duymak bile keyfimi kaçırmaya yetmişti.
- “Yok, o da
iş için gitti, birkaç gün gelmeyecek.” dedim. Sonra dayanamayıp ekledim. “Zaten
olsaydı da fark etmezdi, sürekli içkili oluyor, sızıp kalıyor… Ben de yalnız
kalıyorum hep böyle…”
Sözcükler
ağzımdan çıkar çıkmaz kendime geldim, neler söylüyordum ben…? Yanaklarım
kızararak Tolga’ya baktım, anlayışlı sevecen bakışlarla bakıyordu bana… Başını
iki yana sallayıp duruyordu, gözlerinde bana acıyan bir ifade vardı. Köşede
duran bilgisayar dikkatimi çekmişti. Konuyu değiştirmek, tehlikeli sulardan
uzaklaşmak için bilgisayarı bahane ettim. Bir iki soru sordum, bilmediğim
birkaç şeyi açıp gösterdi bana… Öyle hoşuma gidiyordu ki bilgiç bilgiç bana
anlatmaları, saatlerce dinleyebilirdim onu…
İnterneti
açıp bir iki site gösterirken yanlışlıkla daha önce açtığı porno sitesi
beliriverdi ekranda… Çıplak kadınlar, erkekler, her şeyleri meydanda ilişki
resimleri kaplayıvermişti ekranı… Telaşla yüzü kızararak kapatmaya çalıştı
açılan resimleri
- “Şey,
virüs girdi galiba abla…” diye kekeliyordu bir yandan… Ben de utanıp başımı
çevirdim. Evliydim ama en az Tolga kadar bilgisizdim bu konularda ve genç kız
gibi utanmıştım en az onun kadar… Kalkıp
gitsem mi diye düşündüm bir an, sonra vazgeçtim, kukumav gibi tek başıma
oturamazdım evde… Bilgisayarı kapatıp geniş kanepede sessizce, yanyana oturduk.
Neden sonra sessizliği Tolga bozdu,
- “Gonca
abla, özür dilerim. İnan bilerek yapmadım…”
Yüzüne
baktım. Yakışıklı, güzel yüzüne… Mavi gözleri yalan söylemiyorum diyordu bana…
Elimi uzatıp elinin üzerine koydum teselli etmek isteyerek,
- “Üzme
kendini Tolga’cım…” dedim. “Gençsin, bekarsın… Normal böyle şeyler…”
Sanki ben
çok tecrübeliymişim, çok şey biliyormuşum gibi… Bunu söylerken elinin sıcaklığı
elimi yaktı adeta, hızla çektim elimi… Ne yapacağımı şaşırmıştım. O elektrikli
hava bir türlü dağılmıyordu. Bir şeyler yapmalıydım.
Kalktım,
çayları tazeledim. Titreyen ellerimle Tolga’ya çay bardağını uzatırken o da
elini uzatınca elime çarptı, sıcak çay bardağı olduğu gibi kucağına devrildi.
Canı yanarak ayağa fırladı. Eşofmanın önü çay olmuş, duman tütüyordu. Aceleyle
banyoya koşturdu. Ben de üzülmüştüm çocuğun canı yandı diye… İlk şaşkınlığın
ardından hemen arkasından seğirttim yardım amacıyla… Banyonun kapısını açıp içeriye daldım,
- “Tolga,
canın yandı mı, nasıl oldun?” diye sorarken daha cümlem bitmeden, onun
eşofmanın altını çıkardığını ve küvetin içinde duş hortumuyla kasıklarına su
tuttuğunu gördüm.
Ağzım açık,
donup kalmış onu izliyordum. Kaslı bacaklarının arasında kalın ve uzun bir
erkeklik organı vardı. Soğuk suyun temasıyla sanırım sertleşmiş dimdik karşıya
bakıyordu aleti… Tabi insan ister
istemez, evde kocamın yıllardır içime sokup durduğu şeyle bu güzel erkeklik
organı arasında karşılaştırma yapıyor. Ben de yaptım.
Alakası bile
yoktu. Kocamın minik, kara kuru sikini bunca senedir erkeklik organı niyetine
içime almıştım. Ama şu anda karşımda pespembe, kocaman başıyla, damarlı
gövdesiyle bakılası, öpülesi, içime sokulası bir erkeklik organı, beni
kışkırtırcasına bana bakıyordu. Tolga da donup kalmıştı. Sikini gizlemeyi,
örtmeyi akıl bile edememişti. Malı meydanda, elindeki ucundan su fışkıran duş
hortumunu unutmuştu zavallım… Sular yerlere akıyordu.
Ne
yapacağımı bilemedim ilk anda… Donup kaldım ben de… Ama sonra içimdeki kadınlık
hormonları dürttü. Hipnotize olmuş gibi birkaç adım attım gözümü ondan
ayırmadan… İkimiz de konuşmuyor, birbirimize bakıyorduk. Yanına yaklaştım. O da
küvetten çıkıp bana geldi aynı şekilde…
Aramızda bir
karış vardı sadece… Gözlerimiz birbirine kenetlenmişti. Dudaklarım titriyordu.
Gözlerimi onun uzun kirpikli, mavi gözlerinden, etli dudaklarından
ayıramıyordum. Nefes alamıyordum, dudaklarımı araladım soluk almak için… Tolga
titrek bir sesle,
- “Gonca
abla…” dedi.
Gözleri
dudaklarımdaydı… İstekle aralanan, arzuyla titreyen ıslak dudaklarımda… Eğildi,
öptü dudaklarımdan… Bir anda birbirimize sarılıverdik, vahşice öpüşmeye
başladık. Sımsıkı kucaklamıştı beni, altı çıplak vaziyette, sertleşmiş
erkekliği ince etekliğimin arasından kasıklarıma batıyordu. Dakikalarca
öpüştük. Dili dudaklarımı okşuyor, nefes almak için açılan ağzımdan içeriye
sokup dilimle buluşuyor, beni delirtiyordu.
Bana
sarılmayı bıraktı. Dudaklarını ayırmadan eşofmanın üzerini çıkardı. Tekrar
sarıldı. Ayakta, kollarında eriyordum adeta… Çırılçıplaktı. Kaslı vücuduna
sımsıkı bastırıyor, ince kumaşlı elbisemin üzerinden onun sertliğini
kasıklarımda duyumsuyordum.
Dizlerim
titremeye başladı. Ayakta duramıyordum. Anladı ne halde olduğumu, kollarıyla
tüy gibi tutup kaldırdı beni, kucaklayıp içeriye, salona götürdü. Öpüşmeye
devam ediyorduk. Üçlü koltuğun üzerine yavaşça bıraktı beni… Bırakırken çıplak
vücuduyla üzerime çıktı. Elbisemin incecik kumaşından onun çıplak gövdesinin
ağırlığını, sertliğini, yakan sıcaklığını hissediyordum. Bir kolunu boynumun
altından geçirmiş yastık yapıp vahşice dudaklarımı emerken, diğer elini
elbisemin eteğine götürdü.
Bacaklarımı yavaş yavaş, okşaya okşaya
eteğimin altında ilerlemeye başladı eli… Baldırlarımı, bacaklarımın içlerini,
külodumun üzerinden kadınlığımı okşadı uzun uzun… İçimde volkan kaynıyordu
sanki… Lavlar boşalıyordu, külodumun ıslandığını hissediyordum. Ateş gibi
parmaklarını aradan sokup amımı avuçladığında dudaklarının içinde zevkle
inledim. Nefes alamıyordum,
- “Ohhh…
Tolga… Tolga…” diyebildim.
- “Gonca
abla… Çok güzelsin… Harikasın… Seninle sevişiyorum… Hep hayallerimde olduğu
gibi… İnanamıyorum buna…” Aç dudakları her yerimde, dudaklarımda, yanaklarımda,
kulak memelerimde, gerdanımda dolaşıyordu. Bir yandan dudakları, bir yandan
klitorisimi, amımı okşayan parmakları bitiriyordu beni… Yağ gibi eriyordum
kollarında…
Öpmeyi bıraktı.
Doğruldu. Ne yapacak diye beklerken elbisemin önündeki düğmeleri çözmeye
başladı. Sabırsız parmakları titreyerek düğmeleri tek tek açtı. Elbisemin önü
tamamen açılmış, dantel sütyenim ve külodum meydana çıkmıştı. Sütyenimi
zorlayan memelerimi aç bakışlarla süzdü bir an… Dayanamadım, kalkıp koltuğun
üstünde diz çökerek elbisemin kollarını sıyırdım, çıkarıp kenara attım. Sütyen
külot kalmıştım. Hızla atıldı, dudaklarıma yumulurken ellerini arkama, sütyenin
kopçasına götürdü. Sabırsızca, koparırcasına açtı sütyenimi, memelerimi meydana
çıkardı.
Sütyenin
baskısından kurtulan memelerim, sertleşmiş uçlarıyla onu davet ediyordu sanki…
Hayran bakışlarının altında mutlulukla kıvrandım. Kocamın pek ellemediği
memelerim hala genç kız sertliğinde ve dikliğindeydiler. Eğilip önce birini,
sonra diğerini ucundan öptü. Ürperdim. Dudakları birinin ucunu kavrayıp emmeye
başladığında kendimden geçtim adeta, başını tutup arkaya devrildim. Genç
erkeğimi kendime çektim. Şimdi süt emen bir bebek gibi mememi emiyordu.
Beynimde
şimşekler çakıyordu sanki… Meme ucumdan tüm vücuduma bir zevk ürpertisi
yayılıyor, kendimden geçiyordum. Bir bacağı benim üstümdeydi. Sertliği
kalçalarıma değiyor, ben buradayım dercesine bedenime batıyordu. Bir mememi
bırakıp diğerine saldırıyor, emiyor, avuçluyor, parmaklarının arasında sıkarken
vantuz gibi ağzının içine tamamını almaya çalışıyordu. Bense altında kıvranıp
duruyordum deli gibi…
Göğsümü emen
dudaklar aşağıya indi… Karnımı, göbeğimi tavaf etti… Dudaklarının yanı sıra
diliyle ıslak bir iz bırakıp aşağıya yöneldi. Hiç yaşamadığım şeylerdi
hissettiklerim… Gözümün önünde yıldızlar uçuşuyordu… Üzerimde kalan tek giysi
olan çamaşırımı, külodumu okşarcasına sıyırdı bacaklarımdan… Ve dudaklarını
benim çizgi şeklindeki ellenmemiş kadınlığımın üzerinde hissettim. Sıcacık…
Islak… Amımı yeni temizlemiştim. Sanki onu bekler gibi pırıl pırıl, kaymak gibi
yapmıştım. Ve şimdi Tolga kaymağımı yemekle meşguldü.
Dış
dudaklarımı aralayıp diliyle boydan boya gezindi amımda… Dilinin ucu bızırıma
değdi, ben yerimden zıpladım. İnanılmaz bir zevk, bir şehvet dalgası sardı her
yanımı… Bızırımı yaladı, emdi uzun uzun… Sonra dilini aşağıya indirdi,
parmaklarıyla dış dudaklarımı aralayıp içime soktu. Islak ve sıcak dilini olabildiğince
içime gömdü. Hava almaksızın dudaklarını kapattı amıma… Amımı emerken dilini
içeride oynata oynata içimi okşuyordu. Bu arada ıslak parmağıyla klitorisimi
okşarken, diğer elinin bir parmağı arka kapımı yoklamaya başladı.
İşte o anda
kendimi kaybettim. Böyle bir zevk yaşamamıştım ömrümde… Tüm vücudum kasılmaya,
dalgalanmaya başladı… Hala sıcak dili amımdaydı. Parmaklarını kalçalarıma
geçirmiş, kaçıp kurtulmamı engellemek istercesine sıkıyor, beni hareketsiz
bırakmaya, dilinin verdiği zevki devam ettirmeye çalışıyordu. Öyle bir orgazm
yaşıyordum ki, kendimi ölmüş, bulutların üzerine çıkmış gibi hissediyordum
adeta… Kalçalarım yatağı dövmeye başlarken amımı emmeyi bıraktı, yukarıya
çıktı. Eliyle memelerimi sıkarken dudaklarını benim nefes almaya çalışan açık
dudaklarıma kapattı. Ölüyordum zevkten… Durmaksızın inliyor, kısık çığlıklar
atıyordum,
- “Oohhhh…
Tolga… Dayanamıyorum Tolga… Ölüyorummm… Ne yaptın bana sen… Nasıl zevk bu…
Erkeğimm… Aşkımm… Ooohhhh….”
image
Neden sonra
sarsıntılar hafifledi, azaldı, sona erdi. Kendimi halsiz, yorgun bir halde
Tolga’nın kollarına bıraktım. Hiç böyle bir zevk yaşamamıştım ömrümde… Hala su
içinde kalmış, ıslak amımı okşayan elinin üzerine elimi koydum minnetle… Goncaümsedim…
- “Öyle
güzelsin ki Gonca abla…” dedi hayranlıkla…
- “Teşekkür
ederim” dedim. “Hiç böyle bir zevk yaşamamıştım. Hayatımda bir erkekle
yaşadığım ilk gerçek orgazmım bu benim…” Gözleri açıldı, bana baktı,
- “Nasıl?
İnanmıyorum sana.. Ahmet abi?”
- “Ahmet
abin hiç böyle yapmamıştı… Böyle sevmedi beni hiç… Ahmet abin her zaman içime
girer, bir kaç git gel ve sonra kendi boşalır, beni düşünmeden uyur sızar
kalır…” dedim. Sonra elimi uzatıp yarı
kalkmış durumdaki sikini okşadım, utanarak ilave ettim. “Değil senin yaptığın
gibi amımı yalamak emmek, adamakıllı sevişmedi bile…” Okşamalarım yarı kalkık
sikini sertleştirmiş, dimdik olmuştu. Kıvrandı,
- “Sen de
yalamak ister misin Gonca abla?” dedi çekingen bir tavırla… İstediğini yapmayacağımdan,
tersleyeceğimden korkar gibiydi. Goncaümsedim,
- “Hiç
yapmadım bunu Tolga… Ama madem sen beni bu kadar mutlu ettin, sana bunu
borçluyum aşkım… Ne istersen yaparım senin için…” dedim. Doğrulup dudaklarından
öpmeye başladım, gezine gezine boynuna, göğsüne, sert karnına kadar indim.
Kasıklarına başımı eğdim, güzel sikini elimle tutup hayran hayran baktım. “İlk
defa yapıyorum bunu… Beceremezsem sen yönlendir beni…”
Dilimi
çıkarıp ucuyla boydan boya yaladım erkekliğini… İyice sertleşmiş, damarları
parmak gibi kabarmıştı ellerimin arasında… Dilimin ucunu kabarmış kan
damarlarında, yumruk gibi başında, şapkasının kenarlarında gezdiriyordum ıslak
ıslak… Eğildim, aşağıya indim, taşaklarını dudaklarımın arasına alıp
yumurtalarını emer gibi yaptım. Kıvranıyordu ben bunları yaptıkça, inliyordu…
Yukarıya çıktım. Ağzımı kocaman açıp sikinin iri başını ağzımın içine almaya
çalıştım. Dişlerim canını yaktı sanırım, inledi.
- “Özür
dilerim aşkım… İlk defa bir erkeğin sikini ağzıma alıyorum… Kusura bakma…”
dedim kısık sesle…
- “Önemli
değil Gonca abla…” dedi. “Ben de şimdiye kadar birkaç orospuyla, parayla
seviştim sadece… Hiçbir kadın da bunu yapmamıştı bana… Sikimi ağzına alıp emen
olmadı şimdiye kadar… Devam et sen…” derken parmakları saçlarımın arasında
dolaşıyordu.
Bu beni daha
da ateşledi. Dudaklarımı daha da açıp ağzıma aldım başını… Şapır şupur bebek
emziği gibi emmeye, dilimle içimde yalamaya başladım. Tolga da başımdan tutup
kendine bastırıyordu. Böylece koca erkekliği ağzımın içinde kaybolmaya, yavaş
yavaş ağzımın derinliklerine kadar girmeye başladı. Gözleriyle beni izliyordu.
Ben de onun zevkten kısılmış gözlerinden gözlerimi ayırmadan işimi yapıyor,
onun yönlendirmesiyle sikini sonuna kadar ağzımın içinde kaybetmeye, onu
zevkten eritmeye çabalıyordum.
Belki bir on
dakika böyle emdikten sonra kasılmaya başlamıştı ki birden kalktı yerinden,
beni sırtüstü yatırıp üzerime çıktı, sikini tekrar ağzıma soktu. Başım iki
dizinin arasındaydı. Saçlarımdan tutup sonuna kadar kendine çekti. Dudaklarım
kasıklarına değdi. Nefessiz kalmıştım. Başımı sallayıp kurtulmaya çalıştım.
Erkekliğinin kafası bademciklerime değiyordu, boğazımdan içeriye girmişti
sanki… Saçımdan tuttuğu parmaklarıyla başımı geriye çekti, nefes almamı
sağladı, sonra tekrar gömdü. Kalçalarını ileri geri oynatıyor, ağzımı siker
gibi gidip geliyordu.
- “Ohhh… Gonca
ablaaa… Harika emiyorsun… Delirtiyorsun beni… O minicik ağzında nasıl kaybettin
benim yarağımı… Aaahhhh… Harikaaa…” diye feryat ediyordu bir yandan…
Benimse
cevap verecek halim yoktu. Ağzımın içinde kocaman bir yarakla nefes alamadan
ağzımdan sikiliyordum. Tam boğulacak
gibi olduğum anda sikini ağzımdan çıkarıyor, bir parça nefes almamı sağlıyor,
sonra tekrar sikini ağzıma gömüyordu. Kendimi kurtarmak için ellerimi
kalçalarına sarmış, tırnaklarımı kabalarına geçiriyordum. Ama tırnaklarımın
acısı bile engel olmuyordu erkeğime ve beni ağzımdan sikmeye devam ediyordu.
Sonunda
kasılmaya, döllerini ağzımın içine püskürtmeye başladı. Kaçmak istedim,
bırakmadı. Döllerinin son zerresine kadar ağzıma, boğazımdan içeriye boşalttı
titreye titreye… Baskıyı hafifletmişti. Ben de olan oldu diyerek tadı pek
hoşuma gitmese de erkekliğini emdim, son damlasına kadar menilerini boşalttım
içinden… Sonra dışarıya çıkardım. Oysa aksine ağzıma boşalmaktan mest olmuştu.
Koltuğun
üzerine devrildik ikimiz de… Nefes nefese kalmıştık. Kenarda duran elbisemi
alıp ağzımın kenarından taşan menileri temizledim bir güzel… Çırılçıplak
uzandık öylece… Elini uzatıp elimi tuttu,
- “Hiç böyle
bir an yaşamamıştım…” dedi. Elini sıktım minnetle,
- “Ben de
aşkım… Ben de…” dedim. Kesik kesik konuşmaya başladık kendimize
geldiğimizde… “Tolga, lütfen bundan
kimseye bahsetme olur mu? Yalvarırım sana… Eğer bahsetmezsen erkeğim olursun,
her zaman yaşarız bu zevkleri… Kocamla bunca senedir yaşadığım seks değilmiş
meğer… Beni sen doyurursun bundan sonra… Ben de seni doyururum…”
Eğilip öptü
beni,
- “Deli
misin Gonca abla? Bu zevki yaşamak için ne istersen yaparım. Başkasına anlatır
mıyım hiç?” dedi. Sımsıkı sarıldım ona,
- “Keşke
daha önce yaşasaydık bu zevkleri… Nelerden mahrum kalmışım meğer… Becerikli
erkeğim… Tatmadığım zevkleri tattıran erkeğim… Bundan sonra kocam sensin… Erkeğim benim…”
Yine
sertleşmişti siki, bacaklarıma değiyordu taş gibi… Dudaklarımdan öptü,
- “Ama daha
sikmedim Gonca abla… Amını yaladım sadece… Artık seni sikmek istiyorum…
Döllerimi amına boşaltmak istiyorum… Hadi yukarıya, sizin eve çıkalım. Seni
kocanın yatağında sikmek istiyorum…”
- “Ohhh…
Tolgaa… Konuşma böyle… Sikli amlı falan… Terbiyesiz…” dedim Goncaerek… Elimi
aradan uzatıp sertleşen sikini kavradım. Taş gibiydi. “Mımmm… Demek beni
kocamın yatağında sikmek istiyorsun ha? Kocamın beni siktiği yatakta? Ahlaksız
seni… Hadi o zaman… Yukarıya çıkalım… Sik beni güzel güzel… Bu koca sikini sok
bana…”
İkimiz de
heyecanlanmıştık. Ateşimiz tekrar yükselmişti. Binada ikimizden başkası yoktu.
Üçüncü kat boş duruyordu. Kalktım, külot sütyenimi alıp giymek için davrandım.
Elimi tuttu,
- “Hayır,
giyme Gonca abla… Öyle gel… Çırılçıplak…”
Kıkırdadım,
- “Delisin
sen Tolga… Çılgınsın… Hadi o zaman… Gidelim… Sabaha kadar seninim bu gece…”
Beni
kolumdan tuttuğu gibi, elimizde giysilerimizle dışarıya çıktık. Daha
merdivenlerden çıkarken oramı buramı ellemeye, öpmeye başlamıştı bile…
Kahkahalarla Goncaüyor, çocuklar gibi oynaşıyorduk. İyice sertleşen siki
bacaklarının arasında sallanıp duruyordu. Deli gibi tahrik oluyordum onun
çılgın hareketlerinden…
Bizim
dairenin kapısına geldik. Eğilip anahtar
deliğini ararken Tolga arkamdan yaklaşıp sertliğini bacak aramdan sokmuş
okşayıp duruyor, beni belimden tutup kendine çekiyordu. Kapıyı zar zor
açtığımda hemen içeriye girmedi, beni kapıya dayayıp üzerime abandı kaslı
gövdesiyle, öpmeye başladı… Ellerimi yukarıda birleştirmiş bastırıyor, hareket
etmeme, kurtulmama izin vermiyordu. Siki kasıklarıma dayanmış baskı yapıyordu.
Hoş, zaten pek kaçmak istediğim de yoktu ya… Uzun uzun öpüştük. Önümde onun
kaslı bedeninin ateş gibi sıcaklığı, sırtımda çelik kapının soğuk serinliği…
Deli oluyordum zevkten…
Ve neden
sonra kapıyı kapatıp içeriye girdik. Bu sefer hakimiyet bendeydi. Onu kolundan
tutup yatak odamıza götürdüm. Yatak odam her zamanki gibi gayet düzenliydi ve
oldukça geniş bir yatağımız vardı. Etrafına bakınıp duran Tolga’ya sarılıp
dudaklarına yapıştım. Karşılık verdi. Öpüşürken nefesimiz kesiliyordu. Bir eli
saçlarımı çekerken diğer eli sırtımda, kalçalarımda dolaşıyor, kendine sımsıkı
bastırıyordu. Az önceki ihtiras yine tüm vücudumu sarmıştı. Alevler içinde
yanıyordum. Dudaklarımı çekip inledim,
- “Tolga, bu
gece seninim… Bu gece kadınlığımı yaşat bana…”
Beni öpe
öpe yatağın kenarına kadar götürdü Tolga… Öpmeyi bırakmadan üzerime eğildi,
beni yatağa uzattı boylu boyunca… Bunca senedir kocam yanımda horlarken
ağladığım, kendimi tatmin ettiğim yatağımda genç, yabancı bir erkeğin altına
yatmak üzereydim. Heyecandan, zevkten ölüyordum. Tolga’nın tüm bedenimde
dolaşan dudakları elleri bitiriyordu beni…
- “Hadi
Tolga… İçime gir artık… Dayanamıyorum… Seni içimde istiyorum…” diye
inledim. Bacaklarımı araladı, dizlerinin
üstünde yaklaştı. Sikini tutup başını ıslak amımın kapısında, dudakları
üzerinde dolaştırdı. İnledim… Kalçalarımı oynatarak kıvrandım, “Hadii… Sok
artık…” dedim.
Kırmadı
beni… Yavaşça yüklendi… Ama girmedi hemen… Tüm ıslaklığına karşı amımın girişi
zorluk çıkarıyordu kocaman erkekliğine… Biraz daha ıslaklığımı okşadı, aletinin
başını ıslattı sularımda… Sonra tekrar bastırdı. Başı girmişti içime… Durdu…
Bekledi… Tekrar itti… Yavaş yavaş koca sikini gömüyordu amıma… İnanılmaz bir
zevkti yaşadığım… Kendimi kaybediyordum zevkten…
- “Aaahhh….”
diye inledim.
- “ Beğendin
mi Gonca abla? Sikim zevk veriyor mu?”
- “ Deli
misin? Zevk de laf mı Tolga? Çok güzelll… Kocamın pipisine alıştı amım… Senin
koca sikin kudurtuyor beni zevkten… Ölmek üzereyim…”
Bütün
bedeniyle üstüme yüklendi. Siki dibine kadar amıma girdi bir anda… Boynuna
sarılıp tüm vücudumla yapıştım ona… Bacaklarımı beline sardım… Bacaklarımın
arasında koca bir et parçası vardı ve beni zevkten, şehvetten öldürüyordu bu
kalınlık… Kıpırdanmaya, amımın içinde gidip gelmeye başladı yavaş yavaş…
Nefesim kesiliyordu zevkten… Boynuna dişlerimi geçirip tısladım,
- “Ohhhh…
Harikaa… Mmmm… Çok güzel… Hadi hızlan aşkım… Sik beni…”
- “Hemen
değil Gonca abla…” dedi nefes nefese kulağıma… “Seni yavaş yavaş sikicem…
Kocanın yaptığı gibi sikimi sokup çıkarıp boşalmayacağım sana… Tadını
çıkaracaksın yarağımın… Sikilmenin, seks yapmanın ne demek olduğunu
öğreneceksin bu gece Gonca abla…”
Biraz
hızlanıyor, biraz yavaşlıyor, gelecek gibi olduğunda durup bekliyordu. Böyle
yapınca da ben zevkten kuduruyor, deliriyordum. Yavaş yavaş kendini geriye
çekiyor, sonra hızla, bir anda köküne kadar yarağını içime sokuyordu. Sikinin
başının ta diplerime değdiğini, koç başı gibi zorladığını hissediyordum.
Vajinamın diplerinde hissettiğim sertliğinin okşamaları beni benden alıyor,
kıvranıyor, kendimi sağa sola atıyordum. Kalçalarımı çalkalayınca da daha kötü
oluyor, koca siki amımın içinde her yerime değiyor, çıldırtıyordu. Amıma her
vuruşunda zevkin yanında acıyla inliyordum. Kocamın hiç değmediği yerlerime
değiyordu erkekliği…
Ve bir
erkeklik organı içimdeyken hayatımın ilk orgazmını yaşadım, kendimden geçtim.
Bacaklarımı sımsıkı kalçalarına sarmış, indirip kaldırıyor, kalçalarım yatağı
dövüyor, haykırıyordum. İnanılmazdı yaşadığım şey… Dakikalarca sürdü bu zevk… Kendimden geçtim
bir süre… Neden sonra kendime geldiğimde Tolga hala içimde, bacaklarımın
arasındaydı ve gidip geliyordu yavaş yavaş… Tekrar inlemeye başladım. O volkan
tekrar kaynamaya, zirveye yükselmeye başladım. Tolga da sona yaklaşmak
üzereydi.
Tam bu
esnada telefon çaldı. İkimiz de durup yatağın yanındaki telefona baktık. Hemen
açmadım. Telefon birkaç defa çalana kadar soluğumun düzelmesini bekledim.
Konuşabilecek hale gelince elimi uzattım, telefonu kaldırdım. Telefonun diğer
ucunda kocam vardı. Sorun var mı, her şey yolunda mı diye aramış. Bu arada
Tolga da içimden çıkmamış, üzerime uzanmıştı. Bacaklarımın arasında yabancı bir
erkek, yarağını amımın dibine kadar sokmuş vaziyette, uykudan uyanmış sesimle
kocama cevap verdim,
-
“Aloo…” Konuşmaya başladık. “Erkenden uykum geldi kocacım… Uyuyordum…”
dedim.
Biz kocamla
konuşurken Tolga içimde milim milim sikini oynatıyor, yavaş hareketlerle gidip
geliyordu amımda… Ağzımı kapatıp zevk inlemelerime engel olmaya çalıştım kocama
cevap verirken… Garibim, benim başka bir erkeğin altında sikiştiğimden
habersiz, beni soruyordu. Buysa daha çok tahrik ediyordu beni…
Kocamla
konuşurken beni sikmekte olan Tolga ile göz göze bakışıyorduk. Zevkten
gözlerimiz kısılmıştı. Dudaklarımızda bir Goncaümseme… Kocam uzun uzun bir
şeyler anlatırken telefonun ahizesini elimle kapatıp fısıldadım,
- “Memnun
musun aşkım? Telefonda kocam var. Ve sen karısını sikiyorsun…” İnledi sessizce,
- “Ohhh…
Evet Gonca abla… Öyle güzel ki… Ahmet abinin karısını sikiyorum yatağında…
Altımda zevkten inletiyorum… Haberi yok pezevengin…” diye fısıldadı o da… Boynuna sarılıp omuzunu dişledim…
- “Erkeğim
benim… Sikemeyenin karısını sikerler… Hadi sik beni… Güzel güzel sik… O koca
yarağınla sik Ahmet abinin karısını… Ohhh… Sok yarrağını bana…”
Kocam hala
anlatıyordu telefonda… Arada ahizeyi kapatan parmaklarımı kaldırıp hı… hı…
evet… hayır… diye cevaplıyordum onu… Özlediğini söyledi sonunda…
- “Ben de
seni çok özledim kocacım… Yalnızlık zormuş… Bir an önce gelsen keşke… Burda,
yatağımızda yalnız yatıyorum, sensiz… Gelsen de sevişsek…” dedim cilveli
cilveli… Sanki gelse yapacağımız şeyin adı seksmiş gibi… Vedalaştık,
- “İyi
geceler karıcım, kendine iyi bak…” dedi, kapattı telefonu… Bense ahizeyi
elimden fırlatıp attım, içimde gidip gelen Tolga’ya sımsıkı sarılıp kalçalarımı
çalkalamaya başladım, amımda hareket edip duran sikini daha çok hissetmeye
çalıştım. Soluk soluğa,
- “Duydun
mu?” dedim. “Kendime iyi bakacakmışım…” Tolga da bütün gövdesiyle üstüme
yüklenerek amıma abanırken yanıtladı beni,
- “Merak
etme Gonca abla… Ben sana iyi bakarım…” dedi.
Telefonda
duraklamamız biraz yavaşlatmıştı hızımızı ama konuştuğumuz hayasız, ar damarı
çatlamış sözcüklerin etkisiyle delirmiştim. Tolga da benden daha çok
heyecanlanmış ve zevke gelmişti. Sona yaklaşmıştık ve üzerime uzanmış, son
darbeleri vuruyordu. Boşalmak üzereydim.
O da
geleceğimi hissetmiş, hızlanmıştı iyice. Ve son hamlede öyle bir yüklendi ki
kendini kastı, odanın içini dolduran inlemelerle aynı anda ben de kasıldım.
Birbirimizi öylesine sımsıkı sarmıştık ki ikimiz de birbirimizin kolları
arasında titreye titreye boşalıyorduk. Döllerinin sıcaklığını amımın diplerinde
hissediyordum. Hayatım boyunca böyle bir şey yaşamamıştım.
Bir süre
içimde öylece kaldı. Amım sikini sarıyor, içimde yeni yeni küçüldüğünü
hissediyordum. İçimden çıkmak istemiyor
gibiydi. Bacaklarımın arasında boylu boyunca uzanıyordu üstümde… Nefeslerimiz
sonunda düzene girdi, sakinleştik. İçimden çıktı, kendini yan tarafıma bıraktı.
- “Sigaran
var mı aşkım?” diye sordu.
İçim
titriyordu o aşkım dedikçe… Kalkıp kocamın sigara paketini çıkardım çekmeceden,
iki sigara çıkarıp çakmakla ikisini de yaktım. Çıplaklığımdan utanmak aklıma
bile gelmiyordu, öylesine doğaldı ki çıplaklığımız… Tekrar yatağa, sevgilimin
koynuna girdim. Kollarının arasına uzanıp onun sigarasını dudaklarının arasına
kıstırdım. Pek kullanmadığım halde onunla beraber orgazm sigarası tüttürdük
birlikte… Karnının üstüne koyduğumuz fondöten kutusunu küllük olarak
kullanıyorduk.
- “Tolga,
bundan sonra bana abla deme, istemiyorum” dedim.
- “Peki
aşkım…” dedi. “Bu geceden sonra kadınımsın sen benim… Ablam değilsin…” Uzanıp
sigara dumanı çıkan etli dudaklarını öptüm.
- “İlk defa
sevişmekten zevk aldım. Senin sayende aşkım… Ahmet abinin siki çok küçük, senin
kadar da kalın değil üstelik… Bir de kendi işini bitirir, benimle hiç
ilgilenmez. Senin kollarında kadın olduğumu anladım ilk kez…” diyerek içimi
döktüm. Kulağımdan öperek,
- “Daha gece
sona ermedi aşkım… Sabaha kadar benimsin… Altımda inleticem seni… Halsiz
kalıncaya kadar becericem seni…” Sımsıkı sarıldım,
- “Ne
istersen yap… Yılların acısını çıkarmak istiyorum. Ne zaman, nasıl, ne kadar
istersen sevişirim seninle…” dedim.
- “İçine boşaldım.” dedi tereddütle…
“Hamile kalırsan?”
- “Olsun,
senin çocuğun, doğururum…” dedim. Endişeyle yüzüme bakıyordu. Goncaerek
yanağını okşadım. “Merak etme, çocuğum olmuyormuş benim… Korunmamıza gerek yok.
İstediğimiz gibi sevişebiliriz yani…”
Elimi uzatıp sikini okşadım, hemen başını kaldırdı yaramaz… “Hatta şimdi
başlayabiliriz sevişmeye gücün varsa…”
Sigarasını
küllüğe bastırıp etajere koydu. Belimden tutup bir anda üstüne çıkardı beni…
Bacaklarımı aralayıp yerleştiğimde çoktan sertleşmiş siki amıma baskı yapmaya
başlamıştı. Ne yapmak istediğini kadınlık sezgilerimle anlamış, sikinin üzerine
oturmaya başlamıştım bile… Dudaklarımı ısıra ısıra erkekliğini içime aldım.
Belimden tutup kendine çekiyordu. Sonunda dibine kadar girdi.
Biraz
bekleyip üstünde hareket etmeye başladım. Yukarı aşağı inip kalkıyor, ucuna
kadar çıkıp dibime kadar içime alıyordum. Giderek hızlandım, ıslak amımın
içinde yağ gibi kaymaya başladı erkekliği… Başını kaldırıp memelerimi yalıyor,
uçlarını emiyordu ben üstünde gidip gelirken…
Zevkten deliriyordum yine… Bir kez daha sarsılmaya, orgazm
olmaya başladım. Sonunda üstüne yığılıp kaldım. Yana devrilip iki büklüm oldum.
Bacaklarımı kasıyor, hala devam eden orgazm kasılmalarının zevkini
çıkarıyordum.
Sabaha kadar
seviştik. Duş yaptık, banyoda arkamdan girdi… Duştan çıktık, yatağın üstünde
domalttı beni, kalçalarımdan tutup amıma girdi. Bu kez değişik açıdan amıma
giren erkekliği zevkten delirtti beni… Sabaha kadar seviştik kısacası… Uzun
uzun seviştik… Durduk, dinlendik, sikiştik. Ben erkeksiz, o kadınsız geçen
yılların acısını çıkarırcasına seviştik. Banyoda bir kez de arkadan, minik
deliğimden becerdi. Çığlıklarıma aldırmadan arkamın kızlığını bozdu. Onun
zevkini de yaşattı bana…
Sabah güneş
doğarken sızıp kaldık yatakta… Öğlene kadar ölü gibi uyuduk. Uyandık.
Çırılçıplak evin içinde dolaştık, oturduk, kalktık, mutfakta yemek yedik. Evin
her köşesinde, her odasında seviştik.
İki gün boyunca yeni evli balayı çiftleri gibiydik. Hiç durmadık. Öpüşüp
koklaştık, seviştik. Ertesi gün kocam gelecek diye zorla ayrıldık birbirimizden…
İki yıla
yakın bir zaman boyunca sürdü ilişkimiz… Fırsatını bulduğumuz, canımızın
çektiği her anda birbirimizin kollarına koştuk. Fakat sonunda ailesiyle beraber
taşındı, birbirimizi kaybettik. Şimdi hayata küsmüş gibiyim. Bir kenara çekilip
saatlerce Tolga ile yaşadığımız sevişmeleri anıyorum. Mutfakta yemek yerken o
yemek masasında bana yaptıkları…
Kocamla
yatarken o yatakta yaşadığımız orgazmlar… Kocamın çükü içimde gidip gelirken,
Tolga’nın içimi dolduran kalınlığı… Kocamın leş gibi içki kokusundan
iğrenirken, burun deliklerimde Tolga’nın erkek vücudunun salgıladığı beni
tahrik eden erkek kokusu…
Fakat
yapacak bir şeyim yok. Ya böyle yaşamaya devam edeceğim, ya da kendime
geleceğim. Çıkıp kendime bir şekilde yeni bir Tolga bulacağım. Onun gibi bir
erkek… Beni doyuran, beni yaşatan, beni kadın yapan bir erkek… Bekliyorum… Her
an karşınıza bir Gonca çıkabilir, gözleriyle sizi süzen, tartan, aranan… Benim
o…
SLM AZGİN DOYUMSUZ AMCİGİNA SOZ GECİREMEYEN ATESLİ BAYANLAR MSJAT SELALE GİBİ BOSALTAYİM 5445917113
YanıtlaSilSELAM BEN İSKENDER 05374439447 KALIN UZUN YARAK MERAKLILARI AZGIN BAYANLAR HARIKA BIR BIRLIKTELIK YASAMAK ISTIYORSANIZ BENCE BU YARRAGI YEMEDEN DURMAYİN
Siliskender17 Nisan 2015 00:39
SilSELAM BEN İSKENDER 05374439447 KALIN UZUN YARAK MERAKLILARI AZGIN BAYANLAR HARIKA BIR BIRLIKTELIK YASAMAK ISTIYORSANIZ BENCE BU YARRAGI YEMEDEN DURMAYİN
GÖTTEN SİKTİREN LİSELİ nin RESİMLERİ İÇİN TIKLAYIN >>>
YanıtlaSilliseli
götten siktiren
liseli çıtır resimler
liseli porno resimleri
liseli resimleri
kilotlu çorap resimleri
götten veren liseli
Bu yorum yazar tarafından silindi.
YanıtlaSilolgun samimi ve yalnız yaşayan bir hanimla arkadaş olmak istiyorum 542 742 60 21
YanıtlaSilG.antep ve civari hos sohbet ve sex isteyen her yaştan bayanlar arayin..Guvenebilirsiniz Gizlilik önceligimdir.Araba ev mevcut. 26 yaşinda 179 boy atletik yapili ve oldukca yakisikliyim.Belirli şartlarda 3. Olurum. Ciddi,samimi,guvenilir olanlar..
YanıtlaSil507 122 3135
Not: gay ler aramayin.
G.antep ve civari hos sohbet ve sex isteyen her yaştan bayanlar arayin..Guvenebilirsiniz Gizlilik önceligimdir.Araba ev mevcut. 26 yaşinda 179 boy atletik yapili ve oldukca yakisikliyim.Belirli şartlarda 3. Olurum. Ciddi,samimi,guvenilir olanlar..
YanıtlaSil507 122 3135
Not: gay ler aramayin.
TIKLA TÜRK KALITELI ADULT VIDEOLARA GEC = DNS DEGISTIRMEYI UNUTMAYINIZ SITEYE GIREMIYORSANIZ
YanıtlaSil★★★HARBI TÜRK LISELI PORNOLARI★★★
★★★BALDIZINI ESI EVDE YOKKEN SIKEN ENISTESI★★★
★★★ENSEST TÜRK SIKIS VIDEOLARI★★★
★★★GIZLI CEKIM TÜRK AMATOR PORNOLAR★★★
★★★ISTANBULLU KIZLARIN ADULT VIDEOLARI★★★
★★★AMATOR TÜRK SEX VIDEOLARI★★★
★★★GERCEK YERLI EV CEKIMI PORNOLAR INDIR★★★
★★★TÜRK TÜRBANLI ADULT VIDEOLAR INDIR★★★
★★★TÜRK KIZLARI AM RESIMLERI★★★
★★★indir liseli bakire kiz pornosu★★★
★★★kizlik bozma turk porno indir★★★
★★★türbanli 18lik kiz gizli sikis videosu indir★★★
★★★Gizli Am sikme videosu türk kizi★★★
★★★Sex Amator Türk porno indir★★★
★★★Türk Taciz porno indir izle★★★
Slm bayanlar ben 33 yasinda bekar erkegim samsunluyum. Atesli azmis sikismek isteyen doyumsuz bir bayan arkadas ariyorum yas ve medeni hal sorun degil herseye varim ozele acik 0543 387 49 11
YanıtlaSilDüzeyli ve saygı çerçevesinde antalyadan çılgınca zaman geçirmek isteyen bayanlar arayın veya çaldırın ben size döneyim!36 yaşındayım 1.69 boy 78 kilo normal yapıdayım evim var ve yalnız yaşıyorum!pişman olmayacaksınız!(lütfen evliler ve eşcinseller aramasın !) tel 0543 889 33 94
YanıtlaSilSlm bayanlar ben 33 yasinda bekar erkegim. Atesli azmis seks isteyen doyumsuz bir bayan arkadas ariyorum yas ve medeni hal sorun degil 3g ,watshap var ozele acik 0543 387 49 11
YanıtlaSilmrb ben ist akin 1.83 boy 74 kilo oldukca atletik biriyim sexte mutsuz olan bayanlar net 23cm oldukca kalin arayin goruselim 0545 553 77 99
YanıtlaSilSELAM BEN İSKENDER 05374439447 KALIN UZUN YARAK MERAKLILARI AZGIN BAYANLAR HARIKA BIR BIRLIKTELIK YASAMAK ISTIYORSANIZ BENCE BU YARRAGI YEMEDEN DURMAYİN
YanıtlaSilhttp://yengeminasilsiktim.blogspot.com.tr/2014/02/baldz-facebook-dan-nasl-tavlayp-siktim.html
YanıtlaSilMerhaba kaliteli, seviyeli sohbet arkadaşlığı için her yaştan kadın arayabilir 0545 697 63 00 kelimelerime güveniyorum:)
YanıtlaSilben mete 27 yasinda 173 boyunda yaksikli bir gencim istanbul cevresinden tum bayanlar arayabilir gizlilik prensibimdir lutfen beyler aramasin 545 952 45 02
YanıtlaSilSelam 43 yasinda bekar erkeğim seyehat ve maddi sorunum yok ne aradığını bilen çiftler yada tek bayanlar her şey seks değil benim için tanismak isterim sevgiler0532 üçyüzotuzyedielliikidoksan skype caco 774080
YanıtlaSilmerhaba ben Volkan Adana'da yaşıyorum 27 yaşında 1.87 boyunda esmer yakışıklıyım...bekarım.tamamen güven içerisinde görüşebileceğim bayan arkadaş arıyorum....sapık değilim amacım seviyeli bir arkadaşlık.eğer sende böyle bir arkadaşlık düşünüyosan telim 0545 697 63 00 güzel bir arkadaşlık düşünüyosan ara
YanıtlaSilmerhaba ben ali 21 yasindayim ankarada yasamaktayim ankarada olan evli dul. bekar bayanlar arayabilir sohbet ederim 05350503505
YanıtlaSilSelam ben Ankara dan Tolga 32 yaşında 175 boyunda oldukça yakışıklı bakımlı ve doyumsuz bi gencim.. ANKARA KEÇİÖREN ve çevresi olgun bayanlar ve çiftleri bekliyorum Gizlilik prensibimdir.
YanıtlaSil0544 580 41 21
Mrb evli çiftler ve bayanlar. kendini mutsuz hisseden hayattan bıkan hiç bir şeyden zevk almayan hayatında farklı şeyler arayan bayanlar.Evlilikleri monotnlaşmış ve her gün aynımilişkileri sıkıcı gelen hayatlarında değişik tatlar arzular farkı heyecanlı anlar arayan çiftler.normal sevişmelerden sıkılan düşüncelerindeki fantazileri kimseye anlatamayan gerccekleştiremeyen kişiler arayın herşyinizi paylaşalım ve hatta yaşayalım.prensiplerim gizlilik güven ve seviyedir.bu arada herşey sex değildir tabiki normal sohbet etmek isteyen bayanlarda arayabilir tabiki yaş sınırı yoktur farketmez. numaram 0546 582 37 07 gizliden veya acıktan arayabilir cagrı atabılırsınız efendım görüşmek dileğiyle hoşcakalın.Aramanızı bekleyeceğim emre_03_58@hotmail.com adresim
YanıtlaSilSLM ANKARADAN EMRE SEKSE AC VE SINIRSIZ SEX YAŞAMAYI ARZULAYAN 18 VE 40 YAŞ ARASI DUL OLGUN EVLİ BEKAR BAYANLAR VE ARALARINA 3 ÇÜYÜ ARZULAYAN EVLİ CİFTLER ARAYIN SEXİ SINIRSIZ HEYCAN DOLU YAŞAYALIM 0542 280 92 17
YanıtlaSilMrb Bayanlar ben izmirden akın 1.83 boy 70 kilo oldukça atletik biriyim sexte doyumsuz bayanlar arayın beklıyorum 0544 414 42 44
YanıtlaSilSELAM YARAMAZ CİLGİN CİCİ KİZLAR BEN KENAN İST MECİDİYEKOYDEN REAL DEN GORUSMEK İSTEYEN KİZLAR KARİSİNA KOCA ARAYANLAR MESAJLASMAK İSTEYEN KİZLAR JİGO ARAYAN OLGUN BAYANLAR ALDATMA HEYECANİ YASAMAK İSTEYEN HANİMLAR ARAYİN MESAJ ATİN TANİSALİM EYLENELİM NOTTTTT TOPLAR PASİFLER GAYLAR ARAMASİN....5423676203 yas 32boy 168 esmerim sempatigim arayin kizlatrrr
YanıtlaSilGay Sohbet
YanıtlaSilMrb Bayanlar ben akın İst'dan 1.83 boy 73 kilo atletik biriyim ve oldukça yakışıklıyım sadece reel ilişki arayan bayanlar sexte doyumsuz bayanlar arayın beklıyorum 0544 414 42 44
YanıtlaSil